Bir bayramı daha geride bıraktık, bayram günlerinde bayram yazısı yazmak, kalem erbabı için gelenek haline g...
Bir bayramı daha geride bıraktık, bayram günlerinde bayram yazısı yazmak, kalem erbabı için gelenek haline gelmiş, bayram yazısı yazmayacağım, umuyorum herkes güzel bir bayram geçirmiştir, bayram önü ilgimi çeken bir konudan bahsetmek istiyorum.
07 Kasım 2021tarihinde İran da tavuk yüklü bir Türk tırı kaza yapıp devrildi, yoldan geçen sürücüler araçlarını durdurup tırdaki tavuk kolilerini yağmaladılar, bu insanlık dışı ve utanılacak olay yoldan geçen bir araçtan kayda alındı ve haber kanallarında yayınlandı. O zaman böyle olayların bizim ülkemizde olmayacağını söylediğimi hatırlıyorum.
Yanılmam fazla uzun sürmedi. Bayramdan üç gün önce Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde bir tır devrildi. Buraya kadar her şey normal, kazadır olur, cana geleceğine mala gelsin denilebilir. Haberi hatırlatmak için aktaralım efendim; Kısa sürede olay yerine çok sayıda araç ile vatandaş geldi. Vatandaşlar jandarma ekipleri gelmeden önce yerdeki şeker ve çikolataları toplamak için adeta birbirleriyle yarıştı. Cep telefonu kamerasına yansıyan görüntülerde büyük, küçük demeden herkesin şeker ve çikolataları yağmaladığı gözlendi. Arazideki şeker ve çikolataları toplayan vatandaşlar, araçlarının içerisini doldurup evlerine götürdü. Tır içerisinde sıkışan sürücüye yardım etmek yerine malzemelerin yağmalanması tepkilere neden oldu. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Bu olay için bazıları ne olacak o tır zaten sigortalıdır firmanın bir kaybı olmaz, parasını her şekilde alır, vatandaşa şeker bayramı erken geldi herkes şeker çikolata yesin diyebilir. Elbette bu da farklı bir bakış açısı fakat ‘’İnsanlık öldü mü?’’ dedirten bu olayda tır şoförü sıkıştığı yerde canı ile uğraşırken onu kurtarmayı düşünmeden şekerleme ve çikolataları yağmalamak yurdum insanına hiç yakıştıramadığım bir davranış oldu. Biz ne zaman böyle duyarsız maddiyatçı ve bencil olduk inanması çok zor. Oysa biz Türkler yardım severliğimizle, insana verdiğimiz değerlerle tanınırız. İnsanoğlunun genlerinde olan bu davranış biçimi YAĞMALAMA elbette sadece bize veya orta doğu halklarına mahsus bir şey değil. Gelişmiş ülkelerde biraz daha az görüldüğü bir gerçek, sebebi de gelir dağılımın oralarda daha adaletli olması, muhtaç insan sayısının son derece az olması, eğitim seviyesinin yüksek olması ve sosyal devlet anlayışının hâkim olması diye özetleyebiliriz. Bu tür olaylar genelde toplumsal bir felaket anında, otoriter bir boşluk olduğunda ortaya çıkar, deprem, savaş vb. durumlarda yağma olayları çok görülür.
Geçtiğimiz yıllarda özellikle ramazan aylarında sıkça rastladığımız bir olay da yardım dağıtan kamyonların başına toplanıp ne kadar fazla alabilirsek kar mantığı ile birbirlerini ezmeleri, bu tür görüntüler sıkça ekranlara gelir ve haber kanallarına konu olurdu. Ekonomik kriz sebebiyle yardım edenlerin sayısının azaldığından mıdır bilinmez bu tür görüntüler bu ramazan ekranlara pek yansımadı.
Bu yağma kültürü (çalışmadan, emek harcamadan elde etme) insanlık tarihi kadar eskidir, güçlü olan güçsüz olanların mallarına el koyar, onları kendine muhtaç edip esir eder, çalıştırırdı, sonraları bu işi topluluklar, güçlü sülaleler, aşiretler, şehir devletleri ve günümüzde emperyalist büyük devletler yapmakta. Osmanlı devleti de bunlardan birisiydi, hazinede para azalınca sefere çıkılır, fetih edilen yerler yağmalanır ve vergiye bağlanırdı. Günümüzde ise bazen silah gücü ile çoğu zamanda ekonomik yaptırımlar yolu ile devletler yağmalanmakta, petrolü olan ülkelere bir bakın kendi petrollerinin % 10 u ancak onlara kalıyor, geri kalanı ise büyük devletler paylaşmış. Ukrayna’nın şu anki durumu da bundan farklı değil, bir mana buldular, parçalayıp kaynaklarını yutacaklar.
Felaket durumlarında aç kalan insanların çaresizlikten yağma yapması bir şekilde anlamaya ve hoş görülmeye çalışılsa da, ortada hiçbir sebep yok iken meydana gelen bir kazadan faydalanıp kamyondaki malların yağmalanması hatta ihtiyacından fazlasını almak için araçlarının bagajlarını dahi doldurmaları hangi açıdan bakarsanız bakın, izah edilebilecek bir durum değil bence.
Rabbim bu tür durumlara düşmekten bizleri korusun, helalinden, alın teriyle kazanıp yemeyi ve yedirmeyi bizlere nasip etsin.