Yıl 1998 olmalı, üniversitemiz kuruluş çabaları içinde. Hastanemiz, eski bir özel hastane olan Hayat Hastanesi binasında faaliyet gösteriyor. Üniversitenin işletme müdürlüğünü yapıyorum. Hastanenin sorunlarını çözmeye, imkanlarını genişletmeye çalışıyoruz. Kapalı mekanımız yetersiz, etrafta kiralık uygun bina olsa kiralayacağız. Derken bi gün hastanemizin karşısında bulunan ve Nazende ismi ile faaliyet gösteren mağaza kapandı. Üç katlı bina komple kiralık oldu. Tam bize göre bir yerdi. Sahibi kimmiş öğrendik. Kaleiçi’nde bir kuyumcu. Vardık dükkana, oturduk Hacı amcanın karşısına, konuyu açtık. Üniversite olarak bu mekana talip olduğumuzu söyledik. Bize bir bedel söylendi. Bu bedel o günkü imkanlara göre bize biraz yüksek geldi. Konuya farklı bir yerden girerek burasını üniversiteye bedelsiz olarak kullanıma verip vermeyeceğini sordum. Hayrınız olur deyiverdim;
Hoca orda dur dedi. Sen benim ne hayır yaptığımı, nereye yaptığımı bilemezsin. Ticaret ayrı, hayır ayrı, biz şimdi burada ticaret yapıyoruz dedi. Kiralayamadık. Zamanla mekanı, muhatabı unuttum, ama söylediklerini hiç unutmadım.
Hoca orda dur dedi. Sen benim ne hayır yaptığımı, nereye yaptığımı bilemezsin. Ticaret ayrı, hayır ayrı, biz şimdi burada ticaret yapıyoruz dedi. Kiralayamadık. Zamanla mekanı, muhatabı unuttum, ama söylediklerini hiç unutmadım.
Yıllar sonra, 2019 yılında Pasvak için bir sosyal kültürel tesis yapalım diye yola çıktık. Öncelik düzenli bağışçılarımız olmak üzere kapısını çalabileceğimiz Denizlili hayırseverlerimizin kapısını çaldık. Önceden randevu aldığımız kapıları dolaşıyoruz. Yolumuz bu defa kale içi. Kapıdan girdik ortam bi tanıdık geldi. Oturduk çaylar söylendi, bu arada meramımızı anlatıyoruz. Cevaben, ailem adına bir okul var dedi. Yetkililer gelmiş ve okulun bahçesine bir anaokulu rica etmişler. O okulu yapmak üzere söz vermiş. Şimdi imkanlarını bu doğrultuda kullanacakmış. Şu sıra yapamam dedi…
Ses de, sima da tanıdık geldi. Evet karşımdaki tonton amca 20 yılı aşkın bir süre önce binasını kiralamaya geldiğim Hacı amca idi. Mesele anlaşılmıştı, bundan sonrası artık sohbetti. Bir yerinden söze girdim ve yukarıdaki hatıramı anlattım. Hoşuna mı gitti bilemem ama bu talep ettiğiniz yardımı taksitle versek olur mu dedi. Tabii ki olur dedik. Neticede borçlu alacaklı değildik. Gönülden ne koparsa. Bize yüklü diyebileceğimiz bir bağışı parça parça yaptı. Kendisinden Allah razı olsun.
Her fani gibi göçtü. Ardında Hacı Serpil Kabaklıoğlu Ortaokulu ve Nedime Kabaklıoğlu Anaokulunu bıraktı. Bendeki hatırası artık Pasvak’a mal oldu ve bizimle yaşayacaktır. Güzel insanlar güzel iz bırakıyorlar. Allah rahmet eylesin…
Ses de, sima da tanıdık geldi. Evet karşımdaki tonton amca 20 yılı aşkın bir süre önce binasını kiralamaya geldiğim Hacı amca idi. Mesele anlaşılmıştı, bundan sonrası artık sohbetti. Bir yerinden söze girdim ve yukarıdaki hatıramı anlattım. Hoşuna mı gitti bilemem ama bu talep ettiğiniz yardımı taksitle versek olur mu dedi. Tabii ki olur dedik. Neticede borçlu alacaklı değildik. Gönülden ne koparsa. Bize yüklü diyebileceğimiz bir bağışı parça parça yaptı. Kendisinden Allah razı olsun.
Her fani gibi göçtü. Ardında Hacı Serpil Kabaklıoğlu Ortaokulu ve Nedime Kabaklıoğlu Anaokulunu bıraktı. Bendeki hatırası artık Pasvak’a mal oldu ve bizimle yaşayacaktır. Güzel insanlar güzel iz bırakıyorlar. Allah rahmet eylesin…
'Prof. Dr. Bülent TOPUZ'