İlk yazı, ilk heyecan, ilk izlenim, ilk etki, ilk tepki.. Düşünce yollarında uzar ilkler listesi…

İlk yazı, ilk heyecan, ilk izlenim, ilk etki, ilk tepki..

Düşünce yollarında uzar ilkler listesi…

İlk ne yazmalı?

Okuyucuya ne mesaj vermeli?

Derken düşünce yollarında karşıladı beni, bazı cümleler:

“Benim hala umudum var.”

“Umudunu kaybetme!”

“Umutsuz olmayalım, daha önümüzde çok maç var.”

“Umut, fakirin ekmeği!”

Hayatımızdan cümleler, umut üzerine…

O zaman umut verici şeyler yazmalı..

Umudu yazmalı…

Karanlıkların aydınlığa, şiddetin sevgiye, yenilgilerin zafere, özlemlerin kavuşmaya, yaraların kabuğa, gecenin gündüze, soğuğun sıcağa, imkansızın imkana dönüştüğü sokaktır, umut!

İyi düşünenlerin, dünyayı güzelleştirmek isteyenlerin, işini hakkaniyetle yapmak isteyenlerin, vatan aşkını hissedenlerin, gülen gözlerin, güzel sözlerin, ışıklı bakışlarla yürüyenlerin müdavimi olduğu bir sokak…

Sokak sokak dolaşsak ülkemi, umutsuzluk çepeçevre sarar sanki insanı.. Bin bir dert, kaygı, geçim sıkıntısı, ne olacak bu ülkenin hali söylemleri, ekonomi, terör, çığ gibi büyüyen şiddet, vahşet, canlı bombalar, ölüm sırası biz de mi der gibi ürkek bakışlar… Sonra, sonra hemen atıvermek isterim kendimi, umut sokağına, bir aşık yetişir imdadıma:

“Dünyanın en güzel toprağında

Dünyanın en güzel bayrağı altında

Dünyanın en güzel dilini kullanan

Dünyanın en güzel insanlarıyız”

Oh be, şimdi rahatladım işte! Güzel ülkemizde sorun çoksa çözüm de çoktur der, umuda yelken açarız en kabilinden.

Umut, ne yalan söyleyelim, en çok da biz Türklere yakışır zaten. Tarihimiz, yaşadıklarımız, dünümüz, bugünümüz, yarınımız nice örneklerle doludur umutsuzluklardan yükselen umuda..

Uluslararası sınav sonuçlarında en son sıralarda olup umutsuzluk çıkmazından, Aziz Sancar’ın Nobel Ödülü ile çıkarız umut sokağına…

Vatan haininin cirit attığı her ilde Ömer Halis Demir, Fethi Sekin, nice isimsiz kahramanlar ile cennet vatanın cennetlik yiğitlerini uğurlarız, umut dualarıyla…

Barış söylemlerini dilinden düşürmeyip savaş ticaretinin doymaz dünya liderlerine bakıp “Yurtta sulh, cihanda sulh” diyen büyük önderimiz Atatürk’e sarılırız umutvar ideallerle…

Umudumuzu canlı tutan canlı cansız tüm varlıklardan güç almak umuduyla…

Umudun daha da umuda yükseldiği u-mutluluğa…

Kalın sağlıcakla!

Faruk GÜLHAN
Öğretmen