Ne haber, ne haber, ne haber, daha daha ne haber… ** İletişim, insan ilişkilerinde olmazsa olmazımız. 21. Yüzyıl becerilerinde, öğrenme ve yenilikçilik becerileri ko...

Ne haber, ne haber, ne haber, daha daha ne haber… ** İletişim, insan ilişkilerinde olmazsa olmazımız. 21. Yüzyıl becerilerinde, öğrenme ve yenilikçilik becerileri konu başlığında üzerinde durulan bir yetkinlik. Sürekli geliştirmemiz gereken bir meziyet. Her şeyin hızının saniyelere indirgendiği dünyada iletişim hızının da bundan nasibini alması kaçınılmaz. ** Telefon ile arama yaparak mı yoksa mesaj ile mi iletişim kurmayı tercih edenlerdensiniz? Uluslararası Akıllı Telefon Hareketliliği Raporu'na göre, Amerikalı akıllı telefon kullanıcılarının gönderdikleri günlük mesaj sayısı yaptıkları arama sayısının beş katı; yani Amerikalılar günde yaklaşık 26 dakikalarını mesajlaşmak için harcarken, yaptıkları sesli görüşmelerin toplam süresi 6 dakikayı geçmiyor. Bu diğer ülkelerde de çok farklı değildir diye düşünmeden de edemiyorum! (Çok genel ifade ile araştırmalar gösteriyor ki, mesajlaşmak yerine arama yapmayı tercih eden kişiler sosyal açıdan daha başarılı. Ama konumuz bu değil.) ** Bu denemenin odak noktası; telefonlarımız ile yazılı iletişim. Yazılı iletişim deyince kısa mesajları yerle yeksan eden “whatsapp uygulaması” da konumuzun tam ortasına yerleşiyor, geniş bir bağdaş kuruyor ve uzun bir süre hayatlarımızdan kalkmaya hiç de niyetim yok, diyor! ** Global Mobil Kullanıcı Araştırması’na göre Türkiye’deki günlük WhatsApp kullanım oranı onlar için şaşırtıcı, bizim için “kurtarın bizi, yalvartıcı” boyutta. Türkiye’deki günlük WhatsApp kullanım oranı yüzde 94. Bu oran Avrupa’da yüzde 55 seviyesinde. Pandemi dolayısıyla, her geçen gün artan çevrimiçi (online) hayatlarımızla whatsapp kullanım oranımızı %100’e vurmamız da an meselesi! ** Geometrik artışla amip gibi çoğalan whatsapp grupları… Aile grupları, apartman grupları, işyeri grupları, okul grupları, sınıf grupları, sınıf içi sınıf grupları, veliler grubu, çok fena veliler grubu , erkekler grupları, kızlar grupları, kuzenler grupları, topluluk grupları, mezunlar grupları, gönüllüler grupları, proje ekipleri grupları, yönetici grupları, takım grupları, ceo grupları… Dıdısı grupları, dıdısının dıdısı grupları, dıdısının dıdısının dıdısı grupları… (Okurken yoruldum demeyin, inanmam. Siz her gün yüzlerce grubunuzdan ne mesajlar okuyorsunuz, derken telefonunuzdan bir bildirim sesi mi geldi, yeni bir grup mu kurulmuş, geçmiş olsun, pardon, hayırlı olsun.) ** Faydaları muazzam, anlık çok hızlı bilgilendirme, ağır aksak ilerleyen hiyerarşik yapılardan kat kat iyi, kabul, amenna. Benim derdim kullanımın türünde, yanlışlarında, aksayan taraflarında, çözüm arayışlarında… Sizi doğrudan ilgilendirmeyen konularda sonu gelmeyen mesajlar, sahte bilgi paylaşanlar, kedi- köpek videoları, karikatürler, günaydınlar, emojiler, siyasi, dini paylaşımlar, son zamanlarda çok şükür azalsa da ‘bu mesajı on kişiye gönder, beş dakika içinde mucize göreceksin, yoksa seni whatsapp mesajlarıyla öldürecekler’ türünden mesajlar… Zaman zaman günümüzün büyük bir kısmının tamamen whatsapp mesajları ile geçtiği su götürmez bir gerçek halini aldı. Dikkatimizi dağıtan her bir bildirim sesi, mesajlar yoğunluğu karşısında lütfen bir şeyler yapalım. Özellikle mobil uygulama geliştiricilerinin; yapay zeka ve algoritmaları kullanarak gereksiz mesajları göstermeme, her grup üyesine günlük belli bir mesaj hakkı verme, görsel paylaşım sınırı koyma vb. güncellemeler getirmesini de beklemekteyiz. Peki biz neler yapabiliriz? Ben araştırmalara da dayanarak öneriler de bulunacağım. Bunlar geliştirilebilir, dönüştürülebilir, evrilebilir tabi ki… Arada bir esneklik de sağlanabilir. ** Normal iletişim kurallarında olduğu gibi sağduyumuzu koruyarak yazışmalarımıza dikkat edelim. Grup yöneticisi olarak grubu kurar kurmaz kuralları belirleyip çerçeveyi çizelim. Bir mesaj atarken bu mesajın herkesi ilgilendiriyor olmasına dikkat edelim. Yoksa atmayalım. Mesajımızı bölük pörçük atacağımıza tek bir mesajda atalım. Gruba eklenecek bir kişi olduğunda diğer üyelerin de görüşünü almak şık olacaktır, unutmayalım. Grup paylaşımlarını bir saat aralığında, mesela 08:00 ila 22:00 arasında yapalım. Gruba yeni katılanların kendilerini tanıtmalarını belirtelim. Belli bir dönemlik kurulan grupları o dönemin sonunda iyi dileklerle kapatalım. (Telefonu whatsapp grup çöplüğüne çevirmeyelim.) Grupta mesaj olarak günaydın, iyi günler vb. gibi tetikleyici paylaşımlar yapmayalım. Güzel bir gelişmede tüm grup adına bir mesaj ile teşekkür edelim. Kanka, hey millet gibi paylaşımlar uygun değildir, iletişim kurallarını hatırlayalım. Dilimizin doğru kullanımına uygun, kelime yazımları, noktalama işaretlerine vb. dikkat edelim. Grup üyelerinden rahatsız edici mesaj alınması durumunda grup yöneticisini bilgilendirelim. Grup kurallarını, grup yöneticileri tarafından gerekli hallerde tekrar paylaşalım. Ufacık bir sorun, bir kıvılcıma körükle gitmeyelim; sağduyumuzu koruyarak, yapıcı, bütünlüğü koruyucu müdahaleler yapalım. Sizler daha iyi çözümler de üreteceksinizdir, çözüme odaklanalım. ** (Bu deneme vesilesiyle, 1975’de çıkardığı 45’likte söylediği şarkı ile Rüçhan Çamay’ı da tekrar hatırlamak ne güzel…) Naber, ne haber ne haber daha daha ne haber? Ne haber, ne haber, ne haber daha daha ne haber?
Faruk GÜLHAN Öğretmen