Okulların açılmasıyla ebeveynlerin hem mutlu, hem de gergin oldukları noktalar oluyor. Elbette ki akademik başarı önemli fakat tek odak noktası olmamalı. Bu süreç içerisinde çocuklarımıza sadece akademik başarı beklentisiyle duygusal yük ve baskı yaratmamalıyız.
Akademik başarı kadar hatta daha da önemli olan başarılması gereken konu; saygı, ahlaki ve etik değerleri gözetmek, görgü kurallarına uyum sağlamak, empati yapabilme yeteneğini geliştirmek. Bunlara uyum sağlayan çocukların zaman içinde problem çözme, geniş bakış açısına sahip olma, sosyal, duygusal ve akademik becerilerinin geliştiğini görüyoruz.
Ezbere dayalı bir sistemle düzenli çalışan her çocuk akademik olarak başarıyı elde eder fakat bunu gerçek bir başarı olarak göremeyiz. Böyle bir başarı öyküsüz olan bireyler mühendis olabilir, idareci, yönetici olabilir fakat sahip olduğu bilgi birikimiyle, ahlaki etik değerleri, empati yapabilme yeteneği gelişmediyse, malzemeden çalınmış binalarda otururuz, yolsuzlukla, hırsızlıkla, mobingle karşı karşıya kalırız.
Önce şu sınavı bir başarsın da, önce şu okulu bir kazansın da, üniversiteye başlasın da…. Sonra duygusal ihtiyaçlarını karşılarız dediğiniz nokta da baştan kaybettiniz demektir. Tüm duygusal, sosyal değerleri çocuklukta kazanırız sonrası çok zor.
Zekamız, düşünme yeteneğimiz kadar duygularımızla da diğer canlılardan ayrılıyoruz. Duyguları bastıralım , öteleyelim, yok sayalım diyemeyiz. Duygusal ihtiyaçlarımızı önemsiz, zayıflık ya da yenilgi gibi görmemeliyiz. Bu duygusal ihtiyaçlar karşılandığı ölçüde empati yapabiliriz, sosyal, ahlaki, etik değerleri anlayabilir ve geliştirebiliriz. Denge çok önemli çocuklarımızı başarı diye hırsla duygularını ötelemeyin.
Yeni eğitim öğretim yılında tüm öğrencilerin neşeyle, sevgiyle, anlayışla, saygıyla, şefkat ve nezaketle akademik başarıyı elde etmelerini diliyorum… Bu yolda çocuklara destek olan, sabırla çabalayan ebeveynleri tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum.
Burcu VAYVADA
Çocuk-Ergen-Aile Danışmanı
