Bir süredir dünyayı ve son zamanlarda ülkemizi tehdit eden KORONAVİRÜS (COVİD 19) salgını nedeniyle herkes üzerine düşen görevi fazlasıyla yapmalı. Bana olmaz, sana olmaz, sende bende olmaz gibi düşünmeyelim, her an her yerde tedbirlerimizi alalım sağlıkta ve güvende kalalım.
Alınan önlemler çerçevesinde kurumlarımız Sağlık Bakanlığı Ve Milli Eğitim Bakanlığının aldığı ortak kararla Koronavirüs ile mücadele kapsamında 30 Nisan tarihine kadar kapatılmıştır. Bu süreci çocuklarımın yaşlarına uygun bir şekilde panik ve korku yaşamalarına müsade etmeden güvende olduklarını hissettirecek şekilde ayrıntıya girmeden anlatmalıyız. Ülkemiz gerekli önlemleri alarak güvende olmamız için evde kalmamızı istiyor olabilecek riskleri en aza indirmek bizi korumak için evde kalmamızı istiyor bizde görevimizi yapıyoruz gibi anlatarak güvende olduklarını hissettirmeliyiz.
Bu süreçte evde normal bir rutin oluşturarak uygulamaya devam etmeliyiz.Çocuklarınıza düzenli uyku ve beslenme ile ellerini iyi yıkamanın çoğu zaman güçlü ve sağlıklı kalmalarına yardımcı olacağını öğretebiliriz. İyi bir rol model olmalı ve sık sık ellerimizi yıkadığımızı görmelerini sağlamalıyız.
Okullara ara verilen bu süre içerisinde mümkün olduğunca evde eğitimlere devam etmeliyiz. Özel çocuklarımız bu süreçte edindikleri becerileri ve bilgileri daha kolay kaybedebilirler. kazandıkları becerileri kaybetmelerini istemiyorsak mümkün olduğunca televizyon izlemeyi veya internet ve sosyal medya erişimini sınırlandırmalıyız.Bunun yerine çocuğumuzla oyunlar oynamalı ve ilginç etkinlikler planlamalıyız.Kaliteli zaman geçirmek bu süreçte kaygısını azaltır ve eğitime olumlu destek sağlar.Bu süreçte aileler çocukların eğitimden uzaklaşınca gerileyeceğini ve evde nasıl vakit geçireceklerini bilmedikleri için kaygıya düşüyorlar. Rutinlerini devam ettiremeyen çocukların kaygı düzeyi arttıkça öfke krizleri ve davranış bozuklukları ortaya çıkabilir.Bu durumda eğitimden ve öğretmenden uzak kalan ailelere büyük iş düşüyor.
Peki Aileler Bu Durumda Neler Yapabilir?
Öncelikle çocuklarımızı iyi tanıyıp ilgilerine ve performanslarına göre planlamalar yapmalıdırlar.Bir gün içerisinde yapabilecekleri etkinlikler belirleyebilirler.En güzel öğretim yöntemi doğal öğretimdir.Öğrenmeyi günlük hayatın içine dahil ederek kalıcı öğrenmeler gerçekleştirebilirsiniz.Çocuğunuza bir şeyler öğretmek telaşına düşmeyin. Önemli olan onunla iletişme geçmek,iletişim kurmak olmalıdır.Okulda öğrendiği becerileri tekrar ettirebilirsiniz.Uzun zamandır ertelediğiniz tuvalet eğitimi becerisini kazandırabilirsiniz.Dil gelişimine katkıda bulunabilirsiniz.Öz bakım becerilerini destekleyebilirsiniz.Birlikte parmak boyası ,sulu boya gibi eğlenceli malzemeler kullanarak resimler yapabilirsiniz.Resimli kitaplar hazırlayabilirsiniz.Hayvan sesleri taklit edebilirsiniz.Leğene su koyup kağıttan kayıklar yapabilirsiniz. Düğme ilikleme yarışı yapabilirsiniz.Evde basit deneyleri birlikte hazırlayabilirsiniz.Kek yapabilirsiniz.Bir eşyayı sakladıktan sonra krokisini çizip çocuğunuzun bulmasını isteyebilirsiniz.Birbirinizin taklidini yapabilirsiniz. Legolarla oynayabilirsiniz. Oyun hamuru ile oynayıp ona oyun arkadaşları yapıp iletişime geçmesini sağlayabilirsiniz.
Sevgili aileler: çocuğunuzun yaşam kalitesini artırmak ve daha iyi bir iletişim için empati yapalım onları koşulsuz dinleyelim, birlikte sınırsız oyunlar oynayalım. Onlar bize yol gösterecek ve size ne yapmak istediklerini söyleyeceklerdir.Sizi çocuğunuzla oyuna davet ediyorum,onunla oyun oynayalım…
Eğitim ailede başlar, evde kalalım evde eğitime devam,oyun oynayalım ,anda kalalım.
BU GÜNLERİ SAĞLIKLA ATLATMAK DİLEĞİYLE
‘Özel Eğitim Uzmanı Pınar TINGIR’
