Pamukkale kaymakamı Uğur Bulut ile daha göreve gelir gelmez tanıştık diyebilirim. Pasvak yönetimi olarak ilimize atanan tepe yöneticileri ziyaret etmek bir geleneğimizdir. Zira Pasvak’ın hemen tüm faaliyetleri kurumlar arası işbirliğini gerektiriyor. Örneğin kaymakamlıklara bağlı Sosyal Yardımlaşma Ve Dayanışma Vakıfları ile koordinasyon içinde olmak, ulaşılamayan ihtiyaç sahibi bırakmamak ve mükerrer yardımların önüne geçmek bakımından önemli.
Kaymakam bey vakfımıza iadeyi ziyarette bulunduğunda yakından tanışma imkanı bulduk. İnsanlara sıcak yemek ulaştırmaktan ziyade, vasıflandırarak ve iş sahibi yaparak kendi rızıklarını kendileri kazanmaları konusundaki hassasiyetini ve ısrarını görmüştük. Biz de kendileri ile daha önceden bu tür girişimlerimizin nasıl sonuçsuz kaldığını anlatmaya çalışmıştık. Örneğin;
12 kişiye sosyal hizmet eğitimi verdik. Pasvak’ta istihdam edileceklerdi ve ihtiyaç sahibi insanların evlerinde yarım gün bulunarak, hem ufak tefek işlerinde yardımcı olacaklar, hem de ifade edemedikleri bir ihtiyaç var mı onu fark edeceklerdi. Sosyal güvencesi olan bu işe, 12 kursiyerden bir tanesi bile talip olmadığından, İşkur ile yapılan anlaşmaya bağlı istihdam garantisi nedeniyle zor durumda kalmıştık. O kurs süreci vesilesi ile öğrenmiştik ki, bir grup insan İşkur’un çeşitli kurslarında vakit geçiriyor. Yani bir vasıf kazanıp iş sahibi olmayı değil de, kursları kendilerine iş edinmişler diyebiliriz. Benim bu süreçlerden çıkardığım sonuç şu oldu;
Mesai, iş yükü, sorumluluk bazı insanların harcı değil. Bir hekim olarak söylüyorum bazı insanların hem kendileri ile hem de sosyal hayat ile sorunları vardır. İsteseler de disipline gelemezler, beceremezler. Hiç mi bir çaresi ve bir yolu yok derseniz, vasıf kazandırma sürecinin erkene çekilmesini önerebilirim. Yani çocuk yaşta eğitim ve bu eğitimler vasıtası ile kişinin meslek eğilimini ve yeteneğini keşfederek, bir iş vasıtası ile kişiye erkenden kimlik kazandırarak sosyal sorunların oluşmasına engel olmaya çalışmak. Yani söz dönüp dolaşıp ortaokul sonrası sanat okullarının gerekliliğine gelir.
Pamukkale Kaymakamlığı, Pamukkale Belediyesi, Halk Eğitim Merkezi ve Pasvak işbirliği ile yapılan proje anlattığım başarısız deneyimlerden farklı. İşkur vasıtası ile kursiyer talebi toplamak yerine, bir mahallenin ayağına giderek, mahallenin tamamına fırsat eşitliği sunuluyor.
Denizli merkeze bağlı Karakova mahallesi sakinlerinin bir kısmı roman. Roman olmak bir bakıma dezavantajlı olmak ile aş anlamlı. Kamunun, toplumun dezavantajlı kesimlerine maddi ve manevi destekler sağlaması sosyal devlet anlayışının bir gereği. Bu desteklerin içinde en doğru olanı eğitim desteği olsa gerek. Eğitim ile vasıf kazanan kişilerin dezavantajlı halinden kurtularak kamunun desteğine ihtiyaç duymadan yaşamını devam ettirmesi arzu edilen bir durumdur.
Bu amaçla Karakova mahalle camisinin hanımlar kısmı Sosyal Danışma Merkezi olarak donatılmış. Camilerin vakit namazları dışında da efektif olarak kullanılması bakımından örnek bir proje. Burası hem çocuklar hem de kadınlar için müzik ve dikiş nakış kursu verilebilecek hale getirilmiş. Bir cami olmasından hareketle Kuran Kursu imkanı da ihmal edilmemiş. Açılışın dünya romanlar gününe denk gelmesi de güzel bir tesadüf olsa gerek.
Karakova köyünü daha önce gerçekleştirdiğim bir Tübitak projesinden biliyorum. “Kalsiyum Yolculuğu” başlığı ile, bir elementin çeşitle maddelerde karışım ve bileşik halde bulunmasını anlatarak, gözleyerek, deneyimleyerek anlatmıştık. Mahalle okulunun fen bilgisi öğretmeninin ifadesi ile roman çocukların dünyası değişmişti. İçlerinden bilim adamı olmak için nasıl bir yol izlemek gerekir sorusunu soranlar olmuş, hayatın müzik aletlerini çalmak ve söylemekten ibaret olmadığının farkına varmışlardı.
Pamukkale kaymakamımız Sayın Uğur Bulut daha önce çeşitli ilçelerde yaptığı görevlerin bir tecrübesi olarak kafasında oluşturduğu projeyi hayata geçiriyor. Kendisini sebatı ve fikri takibi ve nihayet projenin gerçekleşir olması ile ilgili olarak tebrik ve teşekkür ederiz. Pasvak, Pamukkale Kaymakamlığı tarafından sağlanan gıda malzemelerini, sıcak yemek halinde kursiyerlere servis ederek bu projenin içinde yer almaktan son derece memnundur.
Başta Denetimli serbestlik Müdürlüğü ile yapılanlar olmak üzere, insanımıza vasıf kazandırmak üzere verilen pek çok kursta olduğu gibi, Devlet-Vatandaş işbirliği niteliğindeki projelerde Pasvak’ın üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini ifade ederek yazımızı sonlandıralım…